10 Şubat 2015 Salı

HELE GİT İŞİNE FORREY



Not: Seçim yaşı erginliğine gelmeyenler ciddiye almasın.

Bi istifa furyasıdır başladı gitti. Herkes kamu kurum ve kuruluşlardan çalıştığı özel sektörden ayrılıp siyasi sahnede yer alabilmek için görevinden istifa ediyor.

Ve beklenen gün geldi.


Sayın sevgideğer aileme, akrabalarıma, dost arkadaş hocalarıma selam ederek basın mensupları huzurunda canlı yayında son TÜİK verilerine (Ocak 2015) göre 77 milyon nüfuslu halkımıza hitap ediyorum. Şu an çalıştığım medya sektöründen, yüksek öğrenim gördüğüm İstanbul Üniversitesi’nden ayrıldığımı kamu kurum ve kuruluşlarına bildiririm. 24 yıllık öğrencilik eğitim- öğretim-öğrenim hayatımı siyasi alanda devam ettireceğim. Yeni kurduğumuz “Ünsüzler Partisi’nde “ünsüz bir vekil olarak ünlü-ünsüz tüm vatandaşlarımıza hizmet edeceğime ant içiyorum. Partimizin isminden belli olduğu gibi toplumun  %99.9’una hitap ediyor. % 0.01 ‘ünlü’ azınlığı aynı potada eritmeyeceğiz onlara da özgür yaşama alanları, hakları vereceğiz. Türkiye’yi özgürlükler, turizm, sanayi, tarım kendi öz değerleriyle dünyada 1 numara yapacağız. Beni vekil olarak seçerseniz Türkiye’ye okyanus getireceğim, (gerekçesi aşağıda yazıyor) asgari ücreti 5000 TL yapacağım. İşsizler iş, bekarlara eş..  Ülkemizin çehresini değiştiren yansımalarını ilerleyen yıllarda gösterecek Suriyeli göçmenler sorununu tek kalemde çözeceğim… Kanımın son damlasına kadar (fizyolojik olarak mümkün değil) halkımın refah seviyesini arttırarak halkıma hizmetçi olacağım.... şeklinde başlayan istifa haberlerine, siyasi nutuklara son günlerde ve seçim dönemlerinde çok maruz kalıyoruz.



2015 milletvekili seçimlerine yaklaştığımız bu aylarda sizi 2014 Mart ayında vizyona giren  “Dursun Çavuş’ filmi ile 1973’lü yılların Adıyaman’ına götürmek istiyorum.
Doğma büyüme Adıyamanlı olmama rağmen “Dursun Çavuş” filmini çok geç izledim. Niyetim sinema’da izlemekti ama kısmet olmadı. Yazıyı seçim konusuna bağlamadan  ‘Dursun Çavuş’ filmden kısaca bahsetmemek olmaz.
Yönetmenliğini Ali Engin'in üstlendiği, “Dursun Çavuş” filminin başrollerinde Turan ÖzdemirPerihan Savaş, Sinan BengierUmut OğuzBurçin Abdullah ve Oğuzhan Yıldız gibi sanatçılar yer alıyor. İki milyon civar maliyeti olan film 70 kişilik bir kadro ve çoğu yerel halktan oluşan 1500 kişilik bir kadroya sahip. Filmin Adıyaman’daki Galası "bir seçim komedisi” adlı sloganıyla yapılmış.


Oyuncu kadrosu yerel bazda baktığımızda çok iyi. Ama sinema sektörü gözüyle baktığımızda vasatı aşmamış.
Filmin konusu: Her mahalleyi sokağı adı gibi bilen Adıyamanlı postacı Dursun Çavuş'un Adıyaman Belediyesi reisi olması macerası anlatılıyor. Dursun Çavuş’un seçim propagandası günümüz seçim propagandalarına vaatlerine taş çıkartacak cinsten.
Şüphesiz ki ‘Adıyaman’a deniz getirmek’, en iddialı ama bir o kadar da inandırıcılıktan uzak seçim vaadi.
‘Nemrut Dağı’na delik açarak şehrin tezek kokan hava akışını değiştirmesi’ ise inandırıcılıktan uzak ama iddialı bir seçim vaadi.
Çavuş’un diğer seçim vaatleri: Herkese ev, araba vermek. Adıyaman’a tren, uçak  getirmek gibi vaatler sürüp gidiyor.
Adıyamanlı olduğumuz için filmden inşaatvari malzemeden çalındığını biliyoruz. Biz kısaca prodüksüyon, senaryo olarak eksikleri var diyelim. Filmin galası, yönetmen, senarist hakkında çeşitli sorunlar olduğu dedikoduları kulağımıza tee film çekilirken Adıyaman dedikodusunca geldi. Ama medyada pek yer almadığı için çoğumuz bi haberiz olayların perde arkasından. Film iki milyon civarında maliyete mal olmuş.
Film Adıyaman’ı anlattığı ve Adıyaman’da çekildiği için takdire şayan. Çünkü  ‘Dursun Çavuş’ Adıyaman’da çekilen ilk sinema filmi.


Konusu Adıyaman olan ve Adıyaman’da çekilen uzun ve kısa metrajlı film ise bir elin parmaklarının yarısı kadar bile değil.



Konusu Adıyaman olan 2006 yılında çekilip 2007’de vizyona giren Sırrı Süreyya Önder ve Muharrem Gülmez imzalı ‘Beynelminel’ filmi var. Doğuda yerel halk ve çalgıcı sınıfı (gevende) olarak bilinen müzisyenlerin 12 Eylül 1980  döneminde başından geçenler filmin konusudur.  Olaylar trajikomik bir şekilde gelişmiş ve devam etmiştir. Filmin kadrosu ise şöyle: Cezmi Baskın, Özgü Namal, Umut Kurt, Oktay Kaynarca, Kahtalı Mıçe, Nazmi Kırık, Dilber Ay…
Yalnız filmin konusu Adıyaman olmasına rağmen film Tarsus’ta çekilmiş.
Sırrı Süreyya Önder tarafından özel bir kanal için çekilmiş olan ‘Taş  Yok Mu Taş’ adlı kısa film de önemli Adıyaman’ı anlattığı için. ‘Taş  Yok Mu Taş’ta Sırrı Süreyya Önder kendi şivesi ile Nemrut Dağı’nın tarihinden bahsederek kısa filmin sonunda, Nemrut Dağı Adıyaman’ın mı yoksa Malatya’nın tartışmasına noktayı koyuyor.


Bir de Adıyaman Merkeze bağlı Atatürk Barajı kıyısında bulunan Akpınar Köyü’nde  2011 yılında çekimine başlanan ‘Missing Dog’ adlı bir film var. Yazar ve yönetmenliğini Bülent Öztürk'ün yaptığı film ise Öztürk’ün ilk uzun metrajlı filmi. ‘Missing Dog’ (Kayıp Köpek) adlı Belçika Türk ortak yapımı filmin başrolünde Şevval Sam var.  Film kadın konusunu işliyor. 2011 yılında filmin çekimine başlanmış sonrasında ne olduğu hakkında internetten bir malumata sahip olamadım. Belki de maddi imkansızlıktan çekilememiş. Film Adıyaman’ı  anlatmamasına rağmen Adıyaman’da çekilmesi önemli olan nokta.


Gelelim Dursun Çavuş filmine tekrardan. Filmin bir sahnesinde Dursun Çavuş yanık bir sesle ‘Oy aman aman burası Adıyaman’ Türküsü’nü söylerken eşi yanına gelir. Eşi Dursun Çavuş’u dertli görür ve nedenini sorunca ise Çavuş, ‘Belediye başkanı bana göre değil. Eşinin reislikten vazgeçtiğini düşünen eşi daha ben belediye reisi karısı olacam demesi üzerine ‘Belediye resisi’ olmaması gerektiğini şöyle açıklar:
“İşte mesele bu ya hizmet için değil başkaları için başkan olmam gerekor. Oğlum Abuzer Şirin’i alması için başkan olmam gerekor. Senin etrafa hava atman için başkan olmam gerekor. Hacı Gınnaz’ın çıkınını doldurması için başkan olmam gerekor. Dursun Çavuş’un da harcadığı parayı helaliyle harcadığı parayı alması için başkan olmam gerekor” diyerek sözlerini bitirir. Evet Dursun Çavuş’un filmde vurguladığı gibi siyasetin halka hizmet etmek için olması gerekirken aksine tamamen menfaat için olduğu belirtiliyor. Gerçekten halka menfaat için diyenler bu yüzdendir ki inanmıyoruz. Gelelim Dursun Çavuş seçimi kazanıp  belediye reisi olup olmadığına onu da filmi izleyin de kendiniz görün.
Filmi ayrıntılı olarak incelemek, tartışmak, okumak gerekiyor. Ben dilim dönünce kendi ifademle kısaca irdeledim. Ayrıca film Adıyaman’ı anlattığı için yerel bazda çok iyi ama ulusal çapta baktığımızda sınıfta kalmıştır. Oyuncu kadrosu, müziği, prodüksüyonu daha iyi olabilirdi. Çünkü iki milyon civarı bir maliyete mal olmuş bir film. Film yöresel şive (gelom gidom, gerokor, bilmom,  forrey) gibi dillere pelesenk olan ifadeler kullanılması Adıyaman’ı  yerelliği yansıttığı için inandırıcılık katarak filmi başarılı kılmıştır.  Futbol sahalarında alışkın olduğumuz ‘Yırt yırt parçala Dursun Çavuş çok yaşa’ tarzı sloganların seçim sloganı olarak kullanılması belediye reisi seçimlerine ayrı bir ‘holiganizm’ rekabeti katmıştır.
Yazının başlığında geçen ‘FORREY’ kelimesi filmde çokça kullanılıyor. Gelelim ‘forrey’ kelimesinin anlamına.  Eskiden Adıyaman’da dilencilik yapan bir adam vardı rahmetli. ‘Forrey’ kelimesinden hiç haz etmezdi. Vatandaşlar da bunu bildiğinden özellikle bu adama ‘forrey’ diyerek dalga geçerlerdi. Forrey kelimesini duyan dilenci deliye dönerek bastonla onları kovalar ve bir güzel küfürler ederdi. Yakaladığı kişide bastondan nasibini alırdı tabi. Zamanla ‘forrey’ kelimesi bir anlamdan çıkıp çok anlamlılığa evriliyor. ‘Forrey’ kelimesi günlük hayatta bir deyim gibi kullanılıyor Adıyaman yöresinde. Mal mal, boş boş konuşma, git işine ordan forrey, beni oraya getirme forrey, gibi bir çok anlamda kullanılagelmiştir. Adıyaman’lı arkadaşınız varsa veya filmiz izlerseniz sıklıkla duyarsınız ve duyacaksınız. Kimileri ise küfür manasında kullanır dikkatli olun.
Gelelim yazıya nokta koymaya. Milletvekili olma yaşı 25 imiş. Bende gerçekte 25 yaşındayım babam 1 yaş küçük yazmış ceza gelmesin diye. Kimlik yaşı olarak 24 yaşında olduğumdan aday olamadım 2015 milletvekili seçimlerine. Yoksa bilorsunuz kesin istifa edip aday olordum. İçinizden hele git işine ‘forrey’ dediğinize duyar gibiyim.


Mikail EREN

10.02.2015

İstanbul-Adıyaman

1 yorum:

  1. Ne güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık. Sayenizde 'Forrey' kelimesinin anlamını öğrenmiş oldum :)

    YanıtlaSil