Şukufeyi Anlatış III

Yalan dünyanın yalan insanı. Sana karşı tüm sözcüklerim içerimde küf tuttu. Bayat, mantarlanmış ekmekten farkın yok...

Yalan dünyanın yalan insanı. Sana karşı tüm sözcüklerim içerimde küf tuttu. Bayat, mantarlanmış ekmekten farkın yok... Gerçi ekmeğe kutsallık atfederiz yere bile atmayız. Yolda, yerde görsek öpüp yüksek bi yere bırakırız. Senin ne kutsallığın var ne de yerde görsek öpüp yüksek bi yere indirecek bi kişiliğin. Sevgili kelimelerimi ve duygularımı küfre çevirdin. İnanılmaz bi nefret besledim sana ait kelimelere. Benim için sadece gözlerin vardı eskiden. 

Şairin dediği gibi;

"Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git 

Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.

Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin"

Cemal Süreya

Evet gözlerinsiz edemedim bi süre. Her gözde senin gözlerin. Her yerde de adın vardı. Tabelalarda, reklam panolarında, her haykırışta, her şiirde, şarkıda, her susuşta, gök yüzünde düşen her damlada, yeni doğan kız çocuklarında. Mevsimlerde. Her gidişte ve kalışta sen vardın. O dönemi atlatmam çok zor oldu. Yine senin sayende o dönemi geride bırakıyorum iki yüzün bilmem kaçıncı yüzünle.. Senle Cem Adrian'ı tanımıştım ve bunalıma kendimi sürüklemiştim sen farkında olmasanda. Hani Cem Adrian'ın bi parçası var 'Herkes gider mi' ? diye. Evet sen gitmiştin. Niye gittiğini çok iyi biliyorum. Ben sana iyi gelmiştim çünkü yalnız kalmıştın. Hiç bi arkadaş çevren yoku. Her seferinde içim acıyarak tüm aşklarını, sevgililerini bana anlatışını dinlerdim. Bunu bilmezdin. Bilsen bile umursamaz içerime daha da derine batırırdın gözlerinin kalemini. 

Artık Teomanın 'iki yabancı' parçasını cırtlak sesimle yol dönümünde senle ayrılırken söylemiyorum. Çünkü iki yabancıyız. Yeşilçam filmlerinde sıklıkla gördüğümüz film karekteri bizmişiz. Sen farklı kültür ve çevreden zengin kız ben köyden şehre inmiş fakir ama gururlu köylü. Yeşilçam filmindeki rolden bi farkın vardı. Onlar da saf sevgi vardı sende ise saf katıksız bilmem kaç yüzün. Bizim oralarda bi kız isteyecekseniz onunla gurbete çalışmaya gidin derlerdi. Seni tanımak için mesafelere gurbete ne hacet. Arkadaş çevrenin içinde seni görmek tüm kişiliğini ortaya koymuştu. Çok ilginçtir sarışın olmadığın halde aptal sarışın kategorisine giriyordun.

Güneşin kızıllığıyla yoğrulmuş dudaklarının gün batımı

Evet inkar etmiyor kimse güzelliğini. Gözlerinin kahvesinde 40 yıl usanmadan bi şaire ilham verecek uzaklarda kaybolmuşluk var. Akdeniz ikliminde olgunlaşan tenine sahip olmak isteyen binlerce ten... Güneşin kızıllığıyla yoğrulmuş dudaklarında akşamüstlerinde rakı içişini seyredecek milyarlarca yıldız asılı duruyor gökte her gece. Seni anlatmak bu kadar sancı Ben senden sadece gözlerini istemiştim. Atilla İlhan gibi 'Gözlerin gözlerime değince felaketim olurdu ağlardım'..Git bu şehirden yada git me gitmeme az kaldı..

Sana son kez sesleniyorum Şukufe;

Eyy..! Kahpe kaldırımların topuklu güzeli yürüyüşünle sürtük oldu parke taşlar... 

Mikail EREN

(Circir Bocegi ,,K.H,,)

Mersin/Mezitli 

10.04.2014